3 Ekim 2011 Pazartesi

Bebek İçin Yapılacak Harcamaları Abartmayın




Harcama çılgınlığının yaşandığı en büyük alanlardan biri de bebek sahibi olmaktır.Kadınlar için anne olmak çok önemli bir olgudur. Çünkü o yaşa kadar hep annesini örnek almıştır. Ve onun gibi biri olmak annelik yapmak istemektedir. Esasen kadınlarda analık ve anaçlık duygusu doğasındandır. İşte bu nedenlerden dolayı da hamilelik ve ilk annelik dönemlerini birazcık abartırlar. Hele birde kadın ve erkek ilk bebeklerini bekliyorlarsa bebeğin anne karnına düştüğü ilk andan itibaren bir harcama çılgınlığının içinde bulurlar kendilerini. Zaten bu acemi anne baba adaylarını pusuda bekleyenlerde vardır. En başta kadın doğum uzmanları, sonrada alış-veriş merkezleri. Anne adayı baba adayının da ilgisini çekmek ve birazda merakından dolayı nerdeyse her gün doktora gitmek istemektedir. Tabii baba da heyecanlı. Bebeğini taşıyan anneyi de kırmak istemediğinden her söylediğine evet demek zorundadır eşinin. Bu yüzden harcamalara ses çıkartmaz. İlk hamile miyim değimliyim diye giderler doktora, doktor hemen sekizinci haftada tekrar gelin kalp atışını dinleyelim der. Zaten o sesi duyan anne baba artık her gün doktora gitmek isterler. Çünkü anne baba çok duygusal bi döneme girmişlerdir. Ve her ay düzenli olarak hatta bazen de arada meraklarından doktora gitmeye başlarlar. Doktor durumdan memnun gelsin paralar gitsin hastalar, dolsun keseler… olan bizim acemi anne babaya olmaktadır ancak bunu bebek ilk bebeklik dönemini atlatana kadarda fark edemezler o zamanda zaten iş işten geçmiş olur. tabiki doktora gitmeli muayenemizi olmalı gerekli testlerimizi yaptırmalıyız. Ancak özel kurum ve muayenehanelerin bizi gaddarca sömürmesine, hassasiyetimizden ve duygusallığımızdan faydalanmasına izin vermeden. Bunun içinde devlet kurumlarını tercih etmeli buralardaki haklarımızı da iyi bilmeliyiz.
Birde kadın aş eriyorsa eyvah. Baba adayı gece mevsimi de olmayan bir yiyecek aramaya çıkar. Her yerde de bulunmayan bu yiyeceğe normal değerinin birkaç katını bile ödemesi olağandır. Çünkü bebeğinin annesinin canı çekmiştir bir kere. Hele birde bebeğin doğumdan sonraki harcamaları var ki sormayın. Bu abartısız bazı kişilerde daha evlenmeden anne evindeyken başlar. Kız annesinin evindeyken (annelik duygusu doğuştandır ya) başlar; bebek yastığı, patikler, battaniyeler, hırkalar, minik elbiseler örer diker koyar. Bide cinsiyete göre pembe ve mavi her ikisinden de yapanlar var. İleriyi gören bir milletiz biz! Yahu be kardeşim nerden biliyorsun bebeğin ayağının ölçüsünü, ya bebek yaz bebeği olurda battaniyeye ihtiyaç olmazsa, patiklere ihtiyaç olmazsa, ya en kötü ihtimal(Allah herkese hayırlısını versin) bebeğiniz olmazsa. Evlendikten ve hamilelik öğrenildikten sonrada alış-veriş devam eder. Şirin geliyor diye her önüne geleni satın almak isterler. Zıbınlar, elbiseler ayakkabılar oysa onları kullanma ihtimali çok düşük. Zaten ilk altı ay bebek anne baba tarafından yere bile konmayacağından ayakkabı giyme ihtimali sıfır. Ama onlar doyumsuzca almaya devam ederler. Karyolalar, nevresim takımları daha doğmadan oyuncaklar. Hele birde bebek erkekse baba da açar kesenin ağzını. Diğer taraftan da anneanneler, babaanneler hazırlıklara başlarlar. Tabii bütün bunları koyacak geniş birde ev lazım. Varın durumun vehametini siz düşünün. Bide kazanan kazanmayan bütün anne babaların bunları yapmak istediğini düşünürsek, borçlanmaların sebebi de ortaya çıkar. Sonra peşinden olmasını hiç istemediğimiz huzursuzluklar başlar.
                                                                                       NEJLA ASLAN

İmzamız ve Karakterimiz



İmzadan karakter tespiti bilimi olan Grafoloji,; Avrupa ve Amerika'da  kendisine sıklıkla başvurulan bir bilim dalıdır.
İstihbarat örgütleri olayları çözümlemekte, büyük şirketler eleman almakta isabetli karar vermek, eğitimciler öğrencilerini daha iyi tanıyabilmek için imza ve yazıdan karakter tespiti yapmaya sık sık başvurur. Bizlerde öyle çok fazla uygulanmayan bu bilim dalı, genellikle sahtecilik olaylarını tahlil/tespit etmekte,çözümlemekte  kullanılır.
imzadan karakter tespit etme biliminin temel incelikleri şunlardır;
1)İmza uzun ise  imza sahibi sabırlıdır.
2)İmza kısa ise mantığını iyi kullanan bir tiptir.
3)İmza keskin çizgiler içeriyorsa kişi keskin fikirli, esprili, keskin mantıklı ve dilini kılıç gibi kullanan ve dilinden çok çekecek bir insandır.
4)İmza düzgünse insan düzgün karakterli, güvenilir, iyi ahlaklı, uyumludur.
5)İmzada yuvarlaklık varsa kişide lider özellikleri vardır.
6) İmzada 3 nokta varsa kişi keskin nişancı, avcılığa yatkın ve şakacıdır.
7)İmzada geri dönüşler varsa kişinin hafızası kuvvetlidir.
8)İmza sanatsal çizgiler içeriyorsa kişi güzel sanatlara yatkındır.
9)İmza kısa ve anlaşılmayan tarzda ise sahibi etrafını ve şeyleri önemsemeyen bir yapıdadır.
10)İmzanın başı büyük harf ve gösterişli başlıyorsa kişi özgüvenli, başlangıçta kendini iyi, karizmatik tanıtandır.
11)İmzanın başı, ortası ve sonu büyükse ilgili başta, ortada ve sonda kendini iyi takdim eden ve iyi iş takibi olan birisidir.
12)İmzanın sonu büyük harfle bitiyorsa başladığı işleri iyi bitiriyor demektir.
14)İmzanın baş harfinden sonra gelen kısım ince ise kişi ince karakterli ve duygusal, kalınsa kişi kabadır ve duygusal değildir.
15)İmzanın sonunda ileri veya yukarı doğru giden bir çizgi varsa kişinin hedefi büyüktür. Aşağı doğru çizgi varsa kişi içine kapanıktır,Karamsardır.
16)İmza sağa yatıksa sosyal, diplomat; geriye yatıksa anti sosyaldir.
17)İmza öylesine atılmışsa sahibi de öylesine,kaygısız,vurdumduymaz bir tiptir.aynı zamanda sahibi asalak,miskin bir tiptir.
18)İmzada 3-4 farklı karakter varsa kişi tiyatroya yatkındır.

KAYNAK:   www.inkisafmerkezi.az adlı sayfada bulunan İMZAMIZ ve XARAKTERİMİZ

başlıklı Azeri Türkçesi ile KEMALE RÜSTEMZAL tarafından yazılmış  yazıdan “orijinal metne mümkün olduğu kadar sadık kalarak” Türkiye Türkçesine tarafımca aktarılmıştır ---------KERAMİ ÖZDEMİR
orijinal link: