3 Eylül 2011 Cumartesi

İLGİNÇ BİR KURU TARIM METODU


 
 
Kuru tarım/dry farming metodu uzunca bir zamandır benim ilgimi çekmektedir.Bu metodla teoride ve pratikte uğraşmak bana büyük bir haz ve dinginlik vermektedir.Sistemin mantığı kısaca; ya hiç su kullanmadan(yani yağmur sularından ve gece saatlerinde oluşan nemden faydalanarak) ya da en az suyu kullanarak ,en kötü ve verimsiz arazilerden en iyi verimi almaya çalışmaktır.Bu metodu kendi çapımda uygulamak adına geçmiş birkaç yıl içerisinde iki üç ayrı deneme yaptım denemelerinde tam başarılı olduğum söylenemezse de başarısız da olmadım kendimce.Bunlardan bir tanesi 10 Lt suyu serum hortumu kullanarak en uzun süre bitkilere vermeye çalışmaktı damlama sayısını en aza indirerek kızgın Akdeniz güneşi altında su verdiğim bitkilerin hiç susuzluk çekmeden hatırı sayılır bir süre yeşil kalmasını başardım.Ziraatte en az suyla ürün alınabileceğini kendi çapımda tebrübe ettim.Kuru tarım metodu ile ilgili yaptığım araştırmalarda kuru tarım metodunun öncüsü olabilecek yaklaşık 2000yıl ya da daha eski bir metodun varlığını keşfettim.Bu eski metodun temel materyali dışı sırlanmamış yani suyu süzme özelliğine azami derecede sahip bir testi/çömlektir.çömleği sadece giriş kısmı görülebilecek seviyeye kadar toprağa gömdükten sonra ekmek istediğimiz bitkiyi “bitki ile çömlek arasında alışverişin olabileceği bir mesafeye” ekiyoruz ve çömleği ağzına kadar suyla dolduruyoruz,çömlek; içindeki suyu dışarıya doğru süzdükçe etrafındaki bitkiler de büyümeye devam ediyor…………..

LADA NİVA'YA ÖVGÜ




Bugünlerde bir çok araç; jip(*) fonksiyonelliğine sahip olmadığı halde sırf dört lastikten tahriklilik özelliği nedeni ile insanlara jipmiş gibi tanıtılıp satılmaktadır.Piyasaya sunulan jiplerin! SUV özelliği yani hem arazide hem şehirde ku...llanılabilme özelliği vardır ancak bu araçların yapıları nazikliği ve yedek parçalarının çok pahalı olması nedeni ile normal şartlarda arazi şartlarında kullanılması mümkün değildir ancak zorlu arazi şartlarında sadece reklamlarda! kullanılır.İki yıl kadar kullanma imkanını bulduğum Sovyetler Birliği tarafından Kızıl Ordu için askeri araç olarak üretilen LADA NİVA nam-ı diğer 2121; yukarıda bahsettiğimiz olumsuzluklardan uzak bir araçtır.Çünkü;Ülkemiz şartlarında en ucuz yedek parçaya sahip araçlardan sayılır,üzerinde –yeni modeller hariç- hiçbir dijital-elektronik aksam yoktur nerede ise her şeyi manueldir,bundan ötürü arazi şartlarında araza yapma ihtimali çok düşüktür,daimi dörtçeker,isteğe bağlı normal dört çeker ve en zor arazi şartlarında kullanılmak üzere eklenmiş acil durum dörtçeker özelliğine sahiptir.Lastik ve gövde yüksekliği bir jipte olması gerektiği kadardır.Aküsüz olarak çalıştırma kolu ile çalıştırma imkanı vardır.FİAT teknolojisi ile üretildiğinden TOFAŞ otomobillerin bir çok parçası tam olarak uymaktadır,Bu arada LADA NİVA aslında bizdeki eski Murat 124lerin çok yakın akrabasıdır! Enjeksiyonlu olanlar hariç motorları; bizdeki kuş serisi araçların motorlarının Rus versiyonudur.Tek kapılı ve arka camların sürekli kapalı olması en kötü tarafıdır.Hatta tek kapılı olması ile ilgili bir forumda “aslında bizim ordunun da askeri araç olarak Niva kullanması çok iyi olurdu ” diyen Nivaseverlerden birisine diğer bir nivaseverin verdiği şu cevap çok güzeldir ”olmaz !çünkü askerler Niva’nın kapısından dışarıya çıkıncaya dek savaş biter” Rusyanın çetin kış şartlarına göre üretilmiş kalorifer sistemi soğuk kış günlerinde sizi terletecek kadar sıcaklık üretmektedirbu özelliği harikuladedir.Niva’nın en sevdiğim özelliği ise asfalt yolda “ görüntüsünden beklenmeyen hızı yapabilmesi ve her vites değiştirdiğimde devir ve kilometre göstergelerinin pusula gibi” sallamasıdır.Niva’da konfor yoktur ama sahibini asla yolda bırakmama özelliği vardır.





(pBX20bk2auGOT6sEXIYDLxURe0c)




ALTININ BEŞ YASASI



1-Altın; kendi ve ailesinin geleceği için servet yapmak üzere gelirinin onda birini bir kenara ayıran herkese seve seve ve artarak gelir.

2)Altın; kendisine karlı bir iş bulan akıllı sahibi için dirençle ve istekle çalışır; otlaklardaki sürüler gibi hızla çoğalır.

3)Altın; nasıl yatırım yapılacağını bilen akıllı adamların sözlerine kulak vererek yatırım yapan dikkatli sahibinin koruyuculuğuna tutunur kalır.

4)Altın; bilmediği,görmediği işlere ya da amaçlara yatırım yapan ya da bilenlerin öğüdünü almayan kimselerden kaçar.

5)Altın; kendisini olanaksız kazançlar için zorlayan ya da üçkağıtçıların dolandırıcıların çekici önerilerine kapılan ya da kendi deneyimsizliğine ya da romantik yatırım düşlerine emanet eden adamlardan uzak durur………….

Kaynak: Babil’in Kervan Taciri

S.66’dan alıntı.