Güvenli olmak ve güvenlik hususuna azami dikkat etmek kaydı ile internet bankacılığı üzerinden işlem yapmak bizlere ‘‘zamandan, emekten ve paradan tasarruf imkanı’’ sağlamaktadır.Herkese göre değişmekle birlikte şimdiye dek kullanma imkanı bulduğum’’hızlı,güvenli,basit ama kullanışlı ve göze hoş’’ internet şubesi kanaatimce Garanti Bankası İnternet Şubesidir.Profil kayıtları ile sayfayı özelleştirebilme,hatırlatma ekleme,piyasa bilgilerini hızla alabilme….. özelliği ayrı bir güzellik.Garanti Bankasını internet şubesi kalitesinden ötürü tebrik ediyoruz
28 Ağustos 2011 Pazar
Tutumluluk ve Para Biriktirme Sanatı Üzerine Bal Damlaları
Para biriktirme alışkanlığı,genellikle sosyal durumumuzu olduğu kadar geçimlerini sağlamakla yükümlü olduğumuz kimselerin durumlarını da iyileştirmek arzusundan doğmaktadır.Bu alışkanlığın yerleşmesinde gerekli olmayan her şeyden ,hele hele boşuna para harcama tutkunluğundan vazgeçmelidir.lüzumsuz olan her şey,en ucuz fiyatla satın alınmış olsa bile;pahalıdır.Küçük harcamalar büyük harcamalara yol açar.İnsanın ihtiyacı olmayan bir şeyi satın alması;boşuna para harcamaktan başka bir şey değildir.Cicero’ya göre insanda satın alma tutkunluğunun bulunması bir gelire sahip olduğuna delildir.Çok kimseler pazarlıkla satın alma alışkanlığında oldukları için bir kenara para koyamazla “Bakın şu fevkalade ucuz,alsak mı dersiniz?””İhtiyacınız var mı?” “Hayır,bu gün için yok ama ileride bundan yararlanırız her halde.” Modaya uygun alışverişlerde de bu usul alışkanlık haline gelmiştir.Bazı kimseler bir porselen mağazasını dolduracak kadar eski porselen,başkaları eski tablo,antika eşya,yıllanmış şarap almaktadırlar.Eğer bütün bunlar çoğu zaman bunlardan anlayanların alacaklıları hesabına satın alınmış olmasaydı pek fazla bir zarar getirmezdi.Horece Walpole bir defasında “artık hiç alışveriş yapmayacağımı umarım,çünkü ne alacağım eşyayı koyacağım yerim,ne de bedelini ödeyecek param kaldı” demişti.Ömürlerinin son yıllarını rahat ve mutluluk içinde geçirmek isteyen insanlar buna genç ve orta yaşta hazırlanmalıdırlar.Ömrünün çoğunu çalışarak ve iyi kazanç sağlayarak geçiren bir adamın yaşlılığında ekmek dilenecek derecede zarurete düştüğünü ve komşularının merhametine sığındığını ya da yabancıların cömertliğinden yararlanmaya çalıştığını görmekten daha acıklı bir manzara olamaz.İşte bunun içindir ki,insan başlangıçta kendisinin ve ailesinin ileride bu duruma düşebileceğini düşünerek genç yaşında çalışıp kazancının bir kısmını biriktirmelidir…………………..
Samuel Smiles,Tasarruf veya Para Biriktirme Sanatı
(Akbank Kültür Yayınları-1975) adlı kitabın 26 ve 27. sayfalarından
aynen aktarılmıştır
Etiketler:
Tüketici Bilinci,
www.tarimsalforum.com
HALI ALMANIN PÜF NOKTALARI
Evimize doğru halı satın alabilmek için aşağıdaki hususlara dikkat etmeliyiz
1) Markalı ürünler alınmalıdır
2)Alınacak halının akrilik olması gerekmektedir ki akrilik halı yapışmaz ve temizlemesi kolaydır.Polip(naylon karışımlı)olmaması gerekir.
3)İlmek sayısına dikkat edilmelidir şöyle ki kural olarak ilmek sayısı ne kadar çok olursa halı o kadar kalın ve kaliteli olur daha kolay temizlenir ve içine leke almaz ancak kalınlık her zaman tek başına bir kriter değildir asıl önemli olan malzeme ve işçiliktir.
4)Halı üretim teknolojisindeki gelişmeler nedeni ile halılara naftalin gibi koruyucu maddeler uygulanmasına artık gerek yoktur çünkü halılara fabrika aşamasında koruyucu maddeler eklenmektedir.
5)Satın alınmak istenen halının serileceği yerin ölçülerinden biraz küçük olması gerekmektedir çünkü serildiği yerde temizlik payı kalmalıdır.
6)Kullandığınız halıda leke oluşmuşsa lekenin; halının garanti belgesinde anlatılan tekniklerle ve uygun malzemeler kullanılarak çıkartılması gerekir
Kaynak:
Ahmet ATALAY(Halı Taciri-Esnaf)
Hüseyin ATALAY(Halı Taciri-Esnaf)
ÇEK YAPRAK TAZMİNATI KONUSUNDA ALDATILMAYIN!
Bazı bankaların birer tüketici olan müşterilerini ''sık sık kandırdığı '' konulardan birisi de karşılıksız kalan her bir çek yaprağı için bankaların çeki bankaya ibraz edene ödeyecekleri,ödemek zorunda oldukları ve halk arasında ''çek tazminatı,yaprak tazminatı '' olarak bilinen ''tazminat''tır.Bu tazminat(4814sayılı kanunun 9.maddesiyle değişik) 3167sayılı Kanunun 10.maddesinde* '' Bankanın sorumlu olduğu miktar''olarak isimlendirilmiştir.Maddenin anlamı şudur;elinizde karşılığı olmadığı muhatap banka tarafından çekin arkasına yazılıp imzalanmış her bir çek yaprağı için muhatap banka (yani çek hangi banka şubesinin ise o şube ve ya şubenin bağlı olduğu ana şirketin diğer şubeleri)size belli bir para ödemek zorundadır.Bu oran her sene 10.maddede belirtilen oranda yükselir.Misalen 2009 yılı için bankanın tüketiciye ödeyeceği miktar karşılıksız kalmış her bir çek yaprağı için 470,00TL dir.Elinde çek bulunan tüketici;bunu sağ üst köşede yazılı olan tarihte bankaya götürmeli banka memuruna vermeli karşılığı varsa almalı karşılığı yoksa karşılığının olmadığını gösterir kaşe ve imzayı çek yaprağının arka kısmına yazdırtmalı ve banka memurundan ''Yaprak Tazminatını'' istemelidir.Bu oran her yıl artmaktadır onun için bir rakam söylemek çözüm değildir.Tüketici yaprak tazminatını aldıktan sonra çek yaprağını banka memuruna teslim etmelidir banka da çekin arkalı önlü fotokopisini alıp aslı gibidir yapıp müşterisine vermelidir.Yani çek yaprağının aslı bankada kalacak onun yerine aslı gibidir yapılmış fotokopi alınacaktır alınan bu fotokopi borçlu hakkında icra takibi yapmak için gerekli ve YETERLİDİR(Tereddüt halinde aslı bankadan getirtilir).Oysa uygulamada bazı uyanık banka ya da banka memurları tüketici yaprak tazminatını istediğinde ''o parayı size ödersek çek bizde kalır çeki vermeyiz,daha büyük bir zarara girersiniz'' gibi cümle oyunları ile tüketiciyi aldatmakta ve tüketicinin elinden yaprak tazminatını almak istemediğine dair vazgeçme yazısı almaktadır.
İKİNCİEL ARAÇ ALIRKEN DİLİNİZ VE CEBİNİZ YANMASIN
İkinciel araç satın alırken hayal kırıklığına uğramamak için şu hususlara dikkat ediniz;
1)Satın alacağınız aracın renk,motor,donanım gibi özelliklerini ve bu özellikteki araçların fiyatlarını önceden iyice araştırın,
2)Aracı beğendikten sonra aracın vergi borcu olup olmadığını bağlı bulunduğu vergi dairesinden öğrenin(halk arasında vergi dairelerinden alınan ''vergi borcu olmadığına dair evrak'' araç sahibinin özel hukuk borcunun da olmadığı şeklinde yanlış yorumlanmakta vergi borcunun olmadığına dair evrak vergi dairesinden alındıktan sonra gerçekte hiçbir hukuki geçerliği olmayan sadece alınıp verilen paralara delil olan harici/adi sözleşme yapılarak satış bedeli olan para araç sahibine hatta çoğu zaman aracın sicil sahibi dahi olmayan zilyet şahıslara teslim edilmekte ve araç kullanılmaya başlanmakta,aracın sicilini almak için girişimlere başlandığında ne yazıkki aracın bağlı bulunduğu trafik tescil denetleme büro amirliğindeki sicil kaydı üzerinde aracın değerinin çok üzerinde (sicil sahibinin borçları için)yakalama talepli haciz ya da ipotek bulunduğu anlaşılmaktadır bu durum anlaşıldığında ise iş işten geçmekte ağır mağduriyetler açığa çıkmakta araç gittiği için aracı elinden alınan şahıs elindeki harici sözleşmede(tabiki böyle bir sözleşme düzenlenmiş ise ki çoğu zaman bu dahi düzenlenmemektedir bazen de sözleşme düzenlendiği halde üzerine satış bedeli yazılmadığı için gene bir anlam ifade etmemektedir ) yazılı olan parayı alabilmek için Borçlar Kanunundaki Sebepsiz Zenginleşme temelli davayı açmakta davayı kazansa bile para kaptırdığı şahıs genellikle iflas/dalavereci olduğundan hiçbir netice alamamakta alsa bile ortalama 2-3yıl uğraşmaktadır)
3)Aracın bağlı bulunduğu trafik tescil denetleme büro amirliğindeki sicil kaydı üzerinde sicil sahibinin özel hukuk borçları sebebi ile HACİZ olup olmadığı,gene sicil kaydı üzerinde ''davalıdır şerhi '' ya da devrinin engellendiğine dair mahkeme kararı olup olmadığını iyice araştırınız,
4)Aracı size satacak olan şahsın aracın sicil sahibi olup olmadığını sicil sahibi değil ise aracı nasıl ve kimlerden satın alarak araca sahip olduğunu iyice araştırınız,
5)Satış bedelini satıcıya verir vermez(ki geçersiz olmakla birlikte ileride size delil olacağından verdiğiniz para ile ilgili paranın ne için verildiği kaydını içeren bir makbuz/belge alınması tavsiye olunur)
OKALİPTUS AĞAÇLARINA ACIMAYIN
Bilim adamlarına göre yetişmiş(10yaşında) bir okaliptüs ağacı bir yılda ortalama 250ton su, yani bir ayda ortalama 21ton bir gün de ise ortalama 700Lt su tüketiyor.Üstelik şahsi tecrübelerimize göre okaliptüs ağaçları etrafındaki başka ağaçların sağlıklı büyümesine de izin vermemektedir.Ticari değeri fazla olmayan bir ağaçtır,gene ülkemize ait bir ağaç türü olmayıp Avustralya kökenlidir.Belki de insanlığa tek faydası "bataklık arazileri kurutma "sıdır.Belirttiğimiz sebeplerden temiz su kaynaklarının hızla yok olduğu günümüzde okaliptüs ağacının üretim ve dikiminin (Ülkemizde)idari izine bağlanmasını/kayıt altına alınmasını yetkililerden diliyoruz....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)